Son görüşümdü
galiba.
Bende onunla ilgili son görüntü (ve bir replik):
Kırk Merdiven’in büyük masasında oturmuş, kurşun kalemle
kitap imzalıyor, arada kalkıp Asansör’e çıkan sokağa bakıyordu. Kafede
gazete olup olmadığını sordu. Yoktu. Gençleri gazete almaya gönderdi: “Üç
gazete alın, biri Aydınlık olsun ama!”
Kalan bu. O günkü o sahne.
***
Üç günden sonra duyalar, Yunus.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder